Pilot Çalışmalar için Finansman

Pilot çalışma, parmağınızı suya daldırmanın bilimsel karşılığıdır. Bir pilot çalışma, fikrin uygulanabilir olup olmadığını görmek için bir hipotezin ön testini içerebilir. Daha maliyetli, büyük ölçekli bir denemeye başlamadan önce araştırmanın maliyeti, zamanı ve potansiyel etkisi hakkında daha net bir fikir edinmek için kullanılabilir.

Pilot çalışmalar, esasen, daha az sayıda katılımcıyla daha kısa sürelerde yürütülen daha büyük önerilen bir çalışmanın daha küçük versiyonudur. Araştırmacıların çalışma tasarımındaki eksiklikleri belirlemelerine ve çalışma protokolünde var olabilecek sapmaları çözmelerine olanak tanır.

Pilot çalışmalar, farklı ilaç dozlarını, uygulama yollarını (haplar, enjeksiyon), ilaç güvenliğini ve tedaviye uyumu zayıflatabilecek herhangi bir engeli test etmek için klinik deneylerde de kullanılabilir.

Pilot Çalışmalar için Finansman

Pilot çalışmalargenellikle çeşitli kaynaklardan ödenir. Devlet, hükümet dışı ve kar amacı gütmeyen kuruluşlar tarafından verilen hibeler, çoğunlukla ilk finansman kaynaklarıdır. Araştırma alanına bağlı olarak, fon ilaç üreticilerinden veya diğer müttefik endüstrilerden gelebilir.

Genel olarak, özel sektör kuruluşları tohum finansmanı için daha az yaygın olan kaynaklardır ve bir ilaç ya daha büyük pazar potansiyeline sahip olduğunda (örneğin yeni bir aşı veya ilaç sınıfı ile) ya da neredeyse piyasaya hazır olduğunda devreye girme eğilimindedir. Günümüzde büyük farmasötiklerin, hiçbir yere gitmeyebilecek daha küçük, temel araştırmalara yatırım yapmak yerine, doğrudan bir şirket satın alarak kârlı ilaç hakları elde etme olasılığı daha yüksektir.

Pilot araştırmalar için mevcut fonların çoğu, Ulusal Sağlık Enstitüleri (NIH) gibi devlet kurumlarından veya belirli bir araştırma alanına odaklanan kar amacı gütmeyen hayır kurumlarından geliyor. Bilinen örnekler arasında Bill ve Melinda Gates Vakfı (HIV), Susan G. Komen Vakfı (meme kanseri) ve Michael J. Fox Vakfı (Parkinson hastalığı) sayılabilir.

Araştırma Finansmanında Yeni Eğilimler

Bir NIH hibesi almak zor ve zaman alıcı olabilir, öyle ki baş araştırmacıları yürütmeyi umdukları araştırmadan uzaklaştırabilir. Bu nedenle, daha küçük araştırma ekiplerinin finansmana erişmesi zor olabilir.

Pek çok umutlu kişi, bu tür çabaları sürdürmek için kaynaklara sahip olan kurumlar, kolejler veya araştırma hastaneleriyle ekip kurarak bunun üstesinden gelmeye çalışır. Bununla birlikte, bunu yapmak genellikle bir kişinin belirli araştırma haklarını teslim etmesini veya paylaşmasını gerektirir.

Sonuç olarak, bazı girişimciler, haklarının tümünü olmasa da çoğunu korurken, araştırmalarını ilerletmek için bir araç olarak kitle kaynak kullanımını benimsemeye başladılar. Bunun için yaygın olarak kullanılan iki model vardır:

• İnternetin, bireylerin aktif veya devam eden araştırmalara, genellikle özgecil nedenlerle özgürce katkıda bulunabilecekleri bir araç olarak kullanıldığı bilim için kitle kaynak kullanımı.

• Araştırmacıların Kickstarter ve Experiment gibi kitle fonlaması siteleri aracılığıyla halka doğrudan hitap ettiği fonlar için kitle fonlaması (kitle fonlaması). Hakem denetimli, kanıta dayalı bilim gerektiren geleneksel finansman modelinin aksine, kitle fonlaması çabaları büyük ölçüde halkın hayal gücünü yakalamayı amaçlar.Bu projeler için kamu finansmanı da büyük ölçüde özgecildir.

Kitle kaynaklı bilim örnekleri, ortak çözümler bulmak için anketler yapmak, genetik test sonuçlarını bağışlamak veya bilgisayar simülasyonları çalıştırmak için kamu veya bilimsel topluluk üyelerini davet etmeyi içerir.

Kitle fonlaması araştırması, aksine, bilimsel iddiaları desteklemek için gereken kanıtların genişliğini sağlamak zorunda kalmadan halkın kalbini hedeflediği için inceleme altına alındı.

2014 yılında, Kaliforniya merkezli Oakland Bağışıklık Projesi, işe yararsa halka ücretsiz sağlama sözü verdikleri sentetik bir HIV aşısı için 400.000 doların üzerinde para topladı. Niyetlerinin daha az samimi olduğuna dair hiçbir kanıt bulunmamakla birlikte, fizibiliteye dair de hiçbir kanıt yoktur.