20. yüzyılın başından beri bilim adamları, bazı enfeksiyonların hayvanlarda kanserde rol oynadığını biliyorlar. Daha yakın zamanlarda, belirli virüsler, bakteriler ve parazitlerle enfeksiyonlar, insanlarda çeşitli kanser türleri için risk faktörü olarak kabul edilmiştir.

Dünya çapında enfeksiyonlar, tüm kanser vakalarının yaklaşık% 15 ila% 20’si ile bağlantılıdır. Bu yüzde, gelişmekte olan ülkelerde daha da yüksek, ancak gelişmiş ülkelerde daha düşük. Bunun nedeni, bazı enfeksiyonların gelişmekte olan ülkelerde daha yaygın olması ve kısmen de obezite gibi kanser için diğer bazı risk faktörlerinin gelişmiş ülkelerde daha yaygın olmasıdır.
Enfeksiyonlar, bir kişinin kanser riskini farklı şekillerde artırabilir. Örneğin:
- Bazı virüsler, büyümelerini kontrol eden hücrelerin içindeki genleri doğrudan etkiler. Bu virüsler hücreye kendi genlerini ekleyerek hücrenin kontrolden çıkmasına neden olabilir.
- Bazı enfeksiyonlar vücudun bir bölümünde uzun süreli iltihaplanmaya neden olabilir. Bu durum, etkilenen hücrelerde ve yakındaki bağışıklık hücrelerinde değişikliklere neden olabilir. Bu değişiklikler sonunda kansere yol açabilir.
- Bazı enfeksiyon türleri, bir kişinin bağışıklık sistemini baskılayabilir. Bağışıklık sistemi, vücudun bazı kanserlerden korunmasına yardımcı olur.
Bu değişikliklerden herhangi biri daha yüksek kanser riskine yol açabilir.
Burada açıklanan enfeksiyonlar, bir kişinin belirli kanser türlerine yakalanma riskini artırsa da, bu enfeksiyonlara sahip çoğu insan asla kanser geliştirmez. Kansere yakalanma riski de diğer faktörlerden etkilenir. Örneğin, ile enfeksiyon Helikobakter pilori (H pylori) bakteriler mide kanseri riskinizi artırabilir, ancak ne yediğiniz, sigara içip içmeseniz de diğer faktörler de riskinizi etkiler.
Kanser riskini etkileyen enfeksiyonların çoğu kişiden kişiye geçebilir, ancak kanserin kendisi geçemez. Sağlıklı bir insan, kanseri olan birinden kanseri “kapamaz”.
.
Discussion about this post